6 Mart 2012 Salı

OY TRABZON TRABZON

OY TRABZON TRABZON
(10Şubat 2006 )


Karadeniz türkülerinden biri böyle başlar, “Oy Trabzon Trabzon, içi kalaylı kazan”.Ancak son olaylar gösterdi ki, kazan hiç de kalaylı değil. Aksine kazan paslı, kirli, çamurlu.
Peki, Karadenizin incisi bu güzelim kente nazar mı değdi? Trabzona ne oldu, burada neler oluyor, niye oluyor?
Önce bir Üniversite öğretim görevlisi aracında seyir halinde kurşunlanıp öldürüldü. Bildiri okumak isteyen bir gurup TAYAD’lı linç edilmekten son anda kurtarıldı. Daha sonra Trabzon’un ve Mili Takımın gözde oyuncuları Fatih Tekke ve Gökdenizin araçları ve eşlerinin işyerleri kurşunlandı. Bunlar basına intikal edenler yalnızca. Kimbilir duyulup bilinmeyeni de
ne kadar çoktur. Son olarak da bir din adamı olan İtalyan bir rahip kilisede vurularak öldürüldü. Olayın faili olarak yakalanan ve suçunu itiraf eden 16 yaşındaki bir genç dinci bir örgütün teşviki ile rahibi vurduğunu ifade etti.
Trabzon’daki gelişmeler Sarp Hudut Kapısının açılmasından sonra başladı. Eski Sovyetler birliğinin dağılan çeşitli ülkelerinden gelen yabancılar, burada Rus Pazarı denilen yerlerde tezgâh açarak sattıkları mallardan kazandıkları paralarla ülkelerinde satacak ürünler alıp ticarete başladılar. Zamanla bu ticarete bu ülkelerin kadınlarının pazarlanması da eklendi. Başka bir deyişle Karadeniz’den başlayan, Trabzon’da merkezleşen Nataşa Turizmi Akdenize kadar ulaştı.
Nataşalara para yetiştiremeyen çok kişilerin işyerleri kapandı, aileler dağıldı, yuvalar yıkıldı. Bu kadınların kaldıkları ve icrayı faaliyet ettikleri oteller fahiş paralar kazanmaya başlayınca, bu otellerden haraç alan kişiler ve çeteler ortaya çıktı. Tabii arkasından bu gibi yerlerde çok kullanılan uyuşturucu ticareti de oluştu. Zaten silah taşımanın mendil taşımaktan daha yaygın olduğu Trabzon’da birçok ölüm yaralama olayları meydana geldi.
Bütün bu olaylar ve asayişi olumsuz etkileyen gelişmeler karşısında idarenin başı olan Trabzon Valisi ve emniyet güçleri yetersiz kaldı. AKP milletvekilleri son olaydan 4 gün önce İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’yu uyarmışlar.”Trabzon Kurtlar Vadisine döndü.” demişler. Trabzon’un misyonerlik faaliyetlerinden rahatsız olduğunu, kapkaç ve şantaj çetelerinin Çömlekçi gibi bazı mahalleleri üs yaptığını belirterek daha büyük olaylar çıkmaması için Trabzon’a yönelik özel güvenlik önlemleri alınmasını istemişler.
Sabah Gazetesinden Erdal Şafak, “Trabzon’da işsizlik Diyarbakırı bile geçmiş. İşsiz ve barut fıçısından farksız en az 25 bin genç kent merkezindeki 4 caddede saatler boyu tur atıp duruyor. 18 yaş ve üstü erkeklerin yüzde doksanı silahlı “diye yazıyordu iki gün önce.
Eski bir idareci olarak anlamakta zorluk çekiyorum. Trabzonda asayişin resmini gazeteci çekiyor, politikacı okuyor. Trabzon Valisi sanki 23 Nisan Valisi, hani çocukları bayramda temsili makam koltuklarına oturturlar ya, onun gibi. Valinin kendisi ile röportaj yapan bir gazeteciye söylediklerini aynen aktarıyorum. Vali, olayları bildiğiniz halde kapattığınız söyleniyor, bu konuda ne diyorsunuz, sorusuna “ Asla bilmiyordum. Devletin Valisi iş kapatır mı? İftiraya uğradım. Zaten bu işler kapansın, bana bu iftiraları atanlarla mahkemede hesaplaşıp, yüklü tazminat alıp o parayı rahat rahat harcayacağım. Tazminatımı alayım, bakanı arayacağım. Ben artık burada çalışmam, beni Trabzon’dan alın diyeceğim.”
Beyefendi sanki çalışıyordu da, artık burada çalışmam, diyecekmiş. Valinin durumunu internet haber sitelerinden birine gönderilen bir bilgi açığa kavuşturdu. Bilgi şöyle:
“TRABZONLUYUM ve halen burada oturmaktayım. Bence, Trabzon’daki can güvenliği sorununda Vali ve Emniyet Müdürü görevlerini yeterince yerine getirmemişlerdir. Vali, AKP’den milletvekili olma sevdasındadır. Etliye sütlüye karışmamaktadır. Derhal görevden alınmalıdır.”
Anlaşılan Vali alacağını sandığı tazminatı seçim harcamalarında kullanacak. Arkasını da AKP ye dayadığını anlıyoruz. Çook beklersin Vali Bey o “yüklü tazminatları”. Sen hele biraz merkeze talim et de, biraz dinlen, malum ya, orada çok çalışıp çok yoruldun.
İlhan ULUKÖSE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder